Volga'dan Alpler'e uzanan, Bizans'ı titreten ve Avrupa savaş sanatını sonsuza dek değiştiren imparatorluk.
Avarların Avrupa tarihine bıraktığı en büyük miras
Avarlar, demir üzengiyi Avrupa'ya getirerek süvari savaşını değiştirdi. Üzengi sayesinde atlılar eyerde sabit durabiliyor, kargı ve kılıcı çok daha ölümcül kullanabiliyordu. Bu, Orta Çağ şövalyeliğinin temelini attı.
Hunların aksine Avarlar, hem atın hem de askerin zırhlı olduğu ağır süvari (Katafrakt) birliklerine önem verirdi. Bu "çelik duvar", meydan savaşlarında durdurulamazdı.
Göçebe olmalarına rağmen Avarlar, Çin ve Orta Asya'dan öğrendikleri gelişmiş mancınık ve kuşatma kulelerini Avrupa'ya taşıdılar. Surlu şehirleri almakta ustaydılar.
Avar Kağanlığı, Sasanilerle ittifak kurarak tarihte Konstantinopolis'i (İstanbul) denizden ve karadan kuşatan ilk Türk devleti oldu. 80.000 kişilik devasa bir orduyla Bizans surlarını dövdüler. Şehir düşmenin eşiğine geldi ancak Bizans donanmasının üstünlüğü sonucu kuşatma kaldırıldı.
Bu olay, Avar gücünün zirvesi ve aynı zamanda gerilemenin başlangıcı oldu.
Avar Kağanlığı'nın başkenti ve ana yerleşim yeri olan "Hring," iç içe geçmiş 9 büyük halkadan oluşan devasa bir savunma sistemine sahipti. Bu, basit bir kale değil, her halkası ayrı bir sur ve hendekle güçlendirilmiş, içerisinde köylerin, tarlaların ve ordunun barındığı bir şehir-devletti. Bu mühendislik harikası, ordunun uzun kuşatmalarda bile dış dünyadan bağımsız kalmasını sağlardı.
Avarlar, Göktürk baskısıyla batıya göç ederek Kafkasya'ya ulaştı ve Bizans ile ilk diplomatik teması kurdu.
Efsanevi Bayan Kağan önderliğinde Karpat Havzası'na (Macaristan) girdiler ve Lombardlarla ittifak yapıp Gepid Krallığı'nı yok ettiler.
İstanbul kuşatmasının başarısızlığı, kağanlığın prestijini sarstı ve Slav tebaların isyanlarına yol açtı.
Şarlman (Charlemagne) ve oğlu Pepin, Avar topraklarına büyük seferler düzenledi. Meşhur "Avar Halkası" (Hring) ele geçirildi ve hazineler yağmalandı.
Frank ve Bulgar saldırıları arasında kalan Avar siyasi varlığı sona erdi. Halk zamanla yerel nüfus içinde eridi.
Avarlar, Bizans'tan aldıkları yıllık vergilerle muazzam bir altın biriktirdi. Ünlü "Nagyszentmiklos Hazinesi" Avar sanatının zirvesi kabul edilir.
Yönetici sınıf Türk kökenli olsa da, nüfusun çoğunluğunu Slavlar oluşturuyordu. Bu simbiyotik ilişki Slavların Balkanlara yayılmasını sağladı.
Hayvan üslubu (özellikle grifonlar ve aslanlar) ve metal işçiliği Avar sanatında baskındı. Göçebe sanatını Batı Avrupa'ya taşıdılar.